GELENEĞİN BİRİKİMİNDEN YENİ BİR DÜŞÜNCENİN İNŞASINA...

BAĞIŞ E-BÜLTEN

24 Nisan 2018

Avrupamerkezciliğin Ötesi Çalıştayı Konya'da Gerçekleştirildi

İlmi Etüdler Derneği (İLEM) ile Selçuk Üniversitesinin işbirliği ve Konya Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle, Sosyal Bilimlerde Eleştirel Yaklaşımlar Çalıştayları'nın ilki“Avrupamerkezciliğin Ötesi: Yeni Bir Sosyal Bilim İçin Başlangıçlar” başlığıyla 25-26 Ocak 2014 tarihlerinde Konya’da gerçekleştirildi.

Dünyanın çeşitli yerlerinde Sosyolojiden Tarihe, İktisattan Siyaset Bilimine kadar sosyal bilimlerin farklı disiplinlerinde çalışan akademisyenleri bir araya getirmeyi hedefleyen çalıştayın temel hedefi, sosyal bilimlerde Avrupamerkezciliği aşmanın mümkün olup olmadığı sorusuna cevap bulmaktı. Bu bağlamda, çalıştay boyunca farklı sosyal bilim disiplinlerinde Avrupamerkezciliğin etkileri analiz edildi. Avrupamerkezciliğin olumlu veya olumsuz etkileri tartışılarak sosyal bilimlerin geleceğine ilişkin yeni düşünce ve perspektifler ortaya konulmaya çalışıldı. Nihayet, Avrupamerkezci yaklaşımı aşmak ve Avrupamerkezci olmayan bir sosyal bilim perspektifinin imkanları üzerine görüşler serdedildi ve iki gün boyunca tartışmacıların yorumları ile canlı bir müzakere ortamında birbirinden değerli tebliğler sunuldu.

24 farklı üniversiteden katılımcının bulunduğu çalıştaya, Türkiye’den konuya dair çalışmalar ortaya koymuş seçkin isimlerin yanı sıra yurt dışındaki üniversitelerden de aralarında Prof. Dr. Farid Alatas ve Prof. Dr. Khosrow Bangheri Noaparast’ın da bulunduğu dört akademisyen katıldı.

Bu hocalar yanında Çalıştayın katılımcıları arasında, Prof. Dr. Sayed Javad Miri, Yrd. Doç. Dr. Lütfi Sunar, Prof. Dr. Mustafa Demirci, Doç. Dr. Teyfur Erdoğdu, Prof. Dr. Sari Hanafi, Yrd. Doç. Dr. Hasan Basri Yalçın, Yrd. Doç. Dr. Coşkun Taştan, Zafer Çelik, Murat Öztürk, Yrd. Doç. Dr. Necati Anaz, Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Yrd. Doç. Dr. Alphan Akgül, Süheyb Öğüt isimleri de yer aldı.

Selçuk Üniversitesi Tarih bölümünden Prof. Dr. Mustafa Demirci’nin çalıştayın önemini ve Türkiye'deki entelektüel çalışmalardan farkını vurguladığı açılış konuşması ile başlayan çalıştay, İLEM’in başkanı Yrd. Doç. Dr. Lütfi Sunar’ın selamlama konuşması ile devam etti. Sunar konuşmasında bilimin Avrupa'ya mahsus bir fenomen olmasının eleştirilmesi gerektiğini vurguladı. Çalıştayın Avrupamerkezciliğin kalıcı olarak sökülüp atılmasında bir adım olduğunu belirtti. Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şahin ise yaptığı selamlama konuşmasında, "Batı merkezli bir dili değiştirmek, Batının hakimiyetini kabul etmemek açısından önemlidir." dedi. Son selamlama konuşmasını yapan Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar, "Schumpeter'in VII.-XIII. yüzyıl arasındaki dönemi 'büyük boşluk' olarak nitelendirmesi, dünyayı Avrupa'dan ibaret saymanın göstergesidir" diyerek önemli bir noktaya dikkat çekti.

Açılış ve selamlama konuşmalarının ardından, birinci oturum Khosrow Bagheri Noaparst’ın 'Avrupamerkezcilik: İki Yönlü Bir İhmal, İki Yönlü Bir Şiddet' başlıklı tebliği ile başladı. Noaparst modern bilimde yerelin önemini reddetmeksizin evrensel bir söz söylemenin önemini, genel geçer bilginin saygıdeğerliğini vurguladı. Noaparast’a göre Avrupamerkezcilik bilginin genelliği ve belirliliğine karşı açıklanırken, bütüncül perspektif bakış açısı ve bilginin farklı derecelerle ve derecelerde birleşimi ile eleştirel ve sorgulayıcı bir şekilde değerlendirilmiştir.

Ardından Mustafa Demirci, 'Avrupa Merkezci Tarih Aynasında İslam'ın Tarih ve Medeniyet Manzarası' başlıklı tebliğini sundu. Demirci, konuşmasını Avrupamerkezci tarih algısının, kavram, kategori, kuram olmak üzere üç temel aygıtı üzerine ördü.

İkinci oturum Singapur Üniversitesi’nden Syed Farid Alatas'ın "Kavramsallaştırma Problemleri: Avrupamerkezciliği 'Din' Kavramıyla Aşmak"başlıklı tebliğiyle başladı. İslam ile Batı arasındaki ilişkileri incelemeyi hedef aldığı konuşmasında “Avrupa Merkezcilik” bağlamında bu ilişkiyi açıklamaya çalışan Alatas, "Batı kendi diniyle benzerliklerini kabul etmesine rağmen İslam’ı her zaman kendi medeniyetinin dışında tutar" diye konuştu.

Alatas’ın ardından Lütfi Sunar, "Avrupamerkezci Modernitenin Ortaya Çıkışı ve 'Öteki'nin Değişen Konumu" başlıklı tebliğini sundu. Sunar’a göre “Modern olanın tanımlanabilmesi onun dışında kalanların belirlenmesi ile mümkün hale gelmiştir". Bu bağlamda Newton’un mekanizmi ile şekillenen ve Descartes’ın tamamladığı Tanrının müdahalelerinden azade değişmeyen doğaya sahip bir tabiat fikri ile kartezyen felsefenin, modernitenin getirdiği epistemolojik dönüşümlerin iki önemli ayağını teşkil ettiğini belirtti.

Birinci günün son oturumunda, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden Süheyb Öğüt ilk konuşmacıydı. Öğüt,"Avrupamerkezcilik Olarak Sekülermerkezcilik ve Pornografimerkezcilik Olarak Sekülermerkezcilik" başlıklı sunumunda, "Sekülerizm tesettürü (mahremiyeti) reddettiğinde kaçınılmaz olarak pornografinin (toplama kampının) ortaya çıkmasına yol açar. Şu anda Guantanoma'da beden mahrem değil. Avrupamerkezcilik, kendisinin kendi için bir pornografimerkezcilik olduğu gerçeğini ıskalar" diye konuştu.

Günün son konuşmacısı Seyed Javad Miri, "Avrupamerkezciliğin Ötesinde: Allame Caferi’nin Epistemolojik Denemeleri Üzerine Bir Araştırma"başlıklı tebliğini sundu. Konuşmasında Avrupamerkezcilik düşünce olarak eleştirilirse ona bir alternatif sunmanın mümkün olmayacağını, Allame Caferi’nin alternatif bilgi türleri üretme üzerine düşünmüş olduğunu ve bu yolda bizlere yardım edebilecek, disipliner modellerin dışında fikirler ürettiğini dile getirdi. Bu çerçevede “Bir konudaki bilginin sadece bilimsel yönüne eğilip, felsefi ve etik yönlerini göz ardı etmek bilginin tamamlanmasına engel olacaktır” vurgusunda bulundu. Bu son konuşma ile programın ilk günü tamamlanmış oldu. Bilimsel ve akademik zeminde yapılan bu oturumların ardından katılımcılar akşam yemeğinde uzun konuşmalarla karşılıklı sohbet imkanı buldu.

Çalıştayıın ikinci günü dördüncü oturum, Sari Hanafi'nin "Akademik Düzlemde Arap Ayaklanmaları: Oluş Sınırları ve Alternatif Bağımlılık" başlıklı tebliğiyle başladı. Hanafi, Arap Baharı konusunda çalışma yapanların %80'inin siyaset bilimcilerden oluştuğunu fakat bunun sadece onlara bırakılamayacak bir mesele olduğunu belirtti. Arap Baharına dair yapılan çalışmalarda referans gösterilen makalelerin sadece %10'unun Arapça, genelinin İngilizce bazen de Fransızca olduğunu sözlerine ekleyen Hanafi, bunun her zaman teknik sebeplerden kaynaklanmadığını, çoğu zaman tercih meselesi olduğunu söyledi ve bunun sosyal bilimlerde Avrupamerkezciliği gösteren net bir durum olduğuna dikkat çekti.

Bu oturumun ikinci konuşmacısı, Şehir Üniversitesi’nden Alphan Akgül, "Türk Edebiyatında Avrupamerkezci Edebiyat Eleştirisi: Başka Bir Yol Mümkün mü?" başlıklı tebliğinde, modern Türk edebiyatının kuruluşunda Batı şiirinin etkili olduğunu, hatta ilk modernlerin kendi meşruiyetlerini Batı edebiyatında aradıklarını vurguladı. Akgül, Yahya Kemal'in, Mallarmé'nin şiirinden çok farklı bir üsluba sahip olduğu hâlde, kendi meşruiyetini bu şairin cümlelerinde aradığını öne sürdü. Yahya Kemal'in Divan şiirine yönelişinde dahi bu Fransız şairi hakkında bilinen bir anekdotun payı olduğunu belirtti. Mallarmé, "Fransız gençler şiir sanatını öğrenmek istiyorlarsa Verlaine'in Fetes Galantes'ını ezberlesinler” demiştir. Bu kitapta Verlaine 18. asır saray eğlencelerini, âşıkların zarif sohbetlerini anlatan şiirler yazmıştır. Böylece Yahya Kemal de Divan şiirine, özellikle Lale Devri temalı şiirlere yönelir. Oysa Akgül'e göre Yahya Kemal'in gerek yenilikçi gerekse klasik yönü, Batı şiirine doğrudan atıflara gerek kalmadan da anlaşılabilir.

Beşinci oturum Bekir Gür, Coskun Taştan, Zafer Çelik ve Murat Öztürk'ün Yükseköğretimde Avrupamerkezcilik üzerine ortak çalışmalarıyla başladı. Coşkun Taştan, “Yükseköğretimde Avrupamerkezcilik: Eğitim Sosyolojisi ve Ders Kitaplarında Yerellik ve Evrensellik” başlıklı sunumunda, Eğitimdeki Avrupamerkezci dili değiştirmenin ancak yükseköğretimdeki eğitimde yapılacak değişiklikle mümkün olduğuna dikkat çekti.

Çalıştayın altıncı oturumu Uludağ Üniversitesi İktisat Bölümü’nden Feridun Yılmaz’ın sunumu ile başladı. Yılmaz, “Ekonominin Değişen Karakteri: Amerikan Tarzı Neoklasisizmin Yükselişi” başlıklı tebliğinde, "Avrupamerkezcilik tartışmalarında Batı düşüncesinin temeline yönelik, köktenci bir eleştiri getirilmediğini atlamamak gerekir. Avrupamerkezcilik ilerde Amerikamerkezciliğe, Çinmerkezciliğe, İslammerkezciliğe dönerse bugünkü derdimize bir çare bulunmuş olmayacaktır.” dedi.

Avrupamerkezciliğin Ötesi Çalıştayı’nda son sunum Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Necati Anaz tarafından gerçekleştirildi. Ortak çalışma olan “Kafkasya-Merkezli Bir Dünyada "Sınır Bölgesi Üçgeni" Doğrultusunda AB'nin Çözümlenmesi: Seçenekler ve Manialar” başlıklı tebliğ Mehmet Özkan tarafından tamamlandı.

Altıncı oturumun ardından çalıştay ile ilgili değerlendirmelerin yapıldığı, katılımcıların yorum ve önerilerini paylaştığı kapanış oturumuna geçildi. Tebliğci ve müzakereci olarak çalıştaya katılan akademisyenler, iki günlük programı ve sunumları değerlendirdiler ve Avrupamerkezciliğin Ötesi Çalıştayları’nın sonraki adımları için önerilerde bulundular.

Sonuç olarak, bu çalıştay vesilesiyle sosyal bilimlerde Avrupamerkezcilik konusuna kesin bir biçimde eğilmenin gerekliliğine dikkat çekilmiş oldu. Atölye çalışmasına katılan akademisyenlerce, sosyal bilimlerde Avrupamerkezciliği aşmanın mümkün olup olmadığı sorusuna cevap arandı.