Sosyoloji kuramsal olarak kendine net bir yön kazandırdığı andan
itibaren toplumsal alanı
incelemeye, açıklamaya ve anlamaya ağırlık vermiştir.
Oldukça genç sayılabilecek bir bilim dalı olarak Din Sosyolojisi, sonuçta
sosyolojinin genelgeçer bakış açılarına, metodolojisine, kuramsal yönelimlerine
bağlı bir alt disiplin olarak değerlendirilebilir. Din sosyolojisi dinin
toplumsal boyutlarına odaklanan bir bilim alanıdır. Sosyolojide dinin özü,
dinin kaynağı ve bizzat kendisi araştırma konusu edilmez. O nedenle de
sosyolojide dinin, kutsalın ve kutsal olmayanın tatmin edici bir tanımı zor
bulunur. Sosyolojinin dinle ilgilenmesinin nedeni ve kapsamı, onun da toplumsal
bir olay olmasıdır. Sosyolojinin ilk dönemlerinde din, anlam olarak tartışma
konusu edilirken günümüzde din sosyolojisi alanında –büyük ölçüde, günümüzde
sosyolojiden beklenen görevlerin ve çalışma alanının oldukça sınırlanmış olması
nedeniyle- mikrososyolojik çalışmaların etkinliği artmaktadır. Din
sosyolojisi atölyesinde ilk aşamada sosyoloji ve din sosyolojisine dair
kuramsal bilgiler verilecek ikinci aşamada ise hem öğrencinin sosyoloji ve din
sosyolojisi içerisinde çalışmaların nasıl yapıldığına ilişkin örnekler görmesi
hem de alan kapsamına giren konularının tartışılması amacıyla örnek metin okumaları
yapılacaktır. Atölye kapsamında yazılacak olan makaleler “teorik” ve
“uygulamalı” olmak üzere iki koldan seçilebilecektir. Teorik olarak roman,
dergi, karikatür gibi dallarda dindar figürlerin nasıl sunulduğu üzerine bir
çalışma hazırlanabilir. Pratik açıdan ise “romanlar, kağıt toplayıcıları,
Suriyeliler ya da Afganlar…” üzerinde küçük ölçekli sosyolojik saha araştırması
yapılabilir. Bu başlıklar, neyin hedeflendiğine yönelik sadece birer örnektir.