İbn Haldûn’un (ö. 1406) toplumsal ve siyasal olgu ve
olaylara ilişkin felsefî ilgisi, çok yönlü ve sistematik bir karakter
taşımaktadır. Bu ilgi onu, kendi ifadesiyle, yeni bir ilmin kurucusu olarak
karşımıza çıkarmaktadır. Onun kurduğu bu yeni disiplin ise “umrân ilmi”dir.
Sahip olduğu dinamik karakteriyle bu ilmi bir bütün olarak açıklama gücü en
yüksek kavram olan asabiyet, umrânın tüm araştırma alanlarıyla irtibatlı dâhilî
bir değişken olarak kullanılmaktadır. Bu sebeple İbn Haldûn eğitimden
ekonomiye, siyasetten dine, tarihten bilime kadar farklı araştırma
alanlarındaki değişim ve dönüşümü, ya merkezî ya da tamamlayıcı bir unsur
olarak, asabiyetin işlevsel rolüyle ilişkilendirmektedir. Asabiyetin çok yönlü
bu işlevlerinin anlaşılması ise, öncelikle onun umrân ilminin diğer tüm
araştırma alanlarının maddesi ya da nesnesi konumunda olan toplumdaki ve
toplumun ayrılmaz bir parçası olan siyasetteki rolünün anlaşılmasını
gerektirmektedir. Çünkü İbn Haldûn asabiyet kavramını “ortak bir ad” olarak bir
taraftan toplumsal ve siyasal düzeylerin kendine özgü bağlamlarında oluşan
değişim ve dönüşümlerin faili, diğer taraftan ise bu düzeyler arasındaki
bağıntılarla oluşan değişimlerin faili olarak kullanmaktadır. Böylece siyasal
bir içeriğe sahip olmanın yanı sıra toplumsal bir içeriğe de sahip olan
asabiyet, teorik olarak birbirinden farklı iki ayrı düzeyde takip edilebilir.
Bu düzeylerin her birinin hem kendi teorik güzergâhlarında hem de iki düzeyin
pratik birlikteliklerinde analiz edilmesi, İbn Haldûn’un asabiyet teorisini
bütünlüklü bir yapı olarak görülmesini mümkün kılmaktadır.
Başlangıç Tarihi | Başlangıç Saati | Bitiş Tarihi | Bitiş Saati | Yer |
---|---|---|---|---|
14 Ekim 2017 | 17:30 | 14 Ekim 2017 | 19:00 | İlmi Etüdler Derneği |