Temel Meseleler ve Kavramlar serlevhalı düzenlenen
çalıştayların ilki gerçekleşti.
İDP çalıştay serisinin ilki olan İslamcılık
Çalışmalarında Yönelimler 15 Haziran 2019 tarihinde gerçekleştirilmiştir.
Sahadaki araştırmaların mevcut durumu ve yöntem problemlerinin tartışıldığı bu
oturum ışığında planlanan yeni çalıştay serisi ile çağdaş dünyadaki İslam
düşüncesinin temel unsurları ve sınırları araştırmacıların görüşleri ile masaya
yatırılacaktır. Bu minvalde gerçekleştirilen ikinci çalıştayda Temel Meseleler
ve Kavramlar çerçevesi altında ISLAH kavramı tartışılmıştır.
Prof. Dr. Mehmet Ali Büyükkara, Doç. Dr. Özgür
Kavak ve Doç. Dr. Murat Kayacan’ın sunumları ile başlayan Temel
Meseleler ve Kavramlar: Islah çalıştayında alanın uzman isimleriyle
birlikte lisansüstü seviyesinde çalışmalarını sürdüren akademisyenler bir araya
geldi. Çalıştayın ilk oturumu Lütfi Sunar’ın moderatörlüğünde başladı.
Lütfi Sunar, İslamcı Dergiler Projesi’nin 2013’ten bu yana süren serüveninden
ve mevcut durumda akademik dünyaya verdiği katkılardan bahsettikten sonra
açılış konuşmasını yapması için İLEM Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Güder’e
sözü devretti. Güder, İlem’de üretilen çalışmaların önemli bir kısmının bu tür
yuvarlak masa toplantılarında tartışıldığını belirtti.
Çalıştay, Özgür Kavak’ın “Klasikten Moderne Islah
Fikrinin Değişimi: Reşid Rıza Örneği” başlığındaki sunumuyla başladı.
Kavak, klasik dünyada (1830’lara gelene kadar) ıslah kavramından ziyade tecdîd
kavramının mevcut olduğunun ve modern dönemlerde ise ıslah ve tecdîd kavramının
beraber anıldığına vurgu yaparak konuşmasına başladı. Kavramın kökenleri, tarih
içinde hangi bağlamlarda kullanıldığı ve ıslah kavramı ile ilişkisini
detaylandırdı. “Allah her yüzyılın başında bu ümmete dinini tecdîd edecek
kimse(ler) gönderir.” ( Ebu Dâvûd, Melâhım, 1.) hadisinin ışığında tecdîd
kavramının; ilmi tecdîd ve siyasi tecdîd olarak iki ayrı veçhede
değerlendirildiğini belirten Kavak, bu konuyu müstakil olarak ele alan
metinlerin oldukça az olduğuna dikkat çekti. Özgür Kavak, konuşmasını hem ilmi
tecdîd hem de siyasi tecdîd kavramının literatürdeki tartışma noktalarını
açarak konuşmasına devam etti. Bu tartışmalar; tecdîd hadisinin sıhhati ve
hadisin farklı lafızlarla rivayeti, tecdîde niçin ihtiyaç duyulduğu, müceddidin
yüzyıl ara ile geldiği ve bu sürenin neye göre belirlendiği; müceddidin kimliği
ve son olarak da müceddid olarak anılan ulema ve siyasi müceddidlerin isimler.
Mehmet Ali Büyükkara’nın “Tecdid mi, Islah mı Yoksa Reform
mu?: Çağdaş İslam Düşüncesinde Islah Fikrinin Farklı Yansımaları” başlığı
ile sunduğu ikinci oturumun başkanlığını Vahdettin Işık üstlendi. Büyükkara,
tecdîd, ıslah ve reform kavramlarının aralarında nüans denemeyecek büyüklükte
mana farklarının olduğunun altını çizerek konuşmasına başladı. Klasik dönemde
tecdîd kavramının daha çok Müslümanlar ile İslam arasında vuku bulmuş
gevşemenin aşılması, dinle irtibatın yeniden güçlendirilmesi, bidatların
temizlenip dinin asli suretine kavuşturulması işi için kullanıldığını söyleyen
Büyükkara, 19.yy itibariyle kavramın daha çok toplumsal ve siyasal alanda
yapılması gereken “ıslah” çabaları yerine kullanıldığını ifade etti. Konuşmanın
devamında tecdidi yapacak müceddidin, metinlerde belirtilen kabiliyetleri izah
edildikten sonra artık tecdid yerine kullanılan ve hareket odaklı bir kavram
olarak karşımıza çıkan ıslahın öncülerinin özelliklerinden bahsedildi. Büyükkara,
Çağdaş İslam düşüncesinde farklı şekillerde anlaşılmış olan ıslah kavramının
yaygın anlamının gelenekçi ve modernist dini anlayışları kendinde bağdaştıran
kültürel ve siyasi bir akım olmasıdır. Bu anlamda ıslahatçılık yüzünü
modernizme dönmüş ama geleneksel olanla da bağlarını saklı tutmaya gayret
göstermiş bir hareket biçimidir.
Çalıştayın üçüncü ve son oturumu Mahmut Hakkı Akın’ın
başkanlığında Murat Kayacan’ın “Kuran’da ‘Islah’ ve Çağdaş Yorumları:Tefsîrü’l Menâr Örneği” başlığı ile devam etti. Kayacan, ıslah kavramının
Kur’an’da kullanım şekillerinden bahsettikten sonra kavramın çağdaş yorumunu
Menâr tefisiri örneğinde dile getirdi. Kayacan’ın konuşması Tefsîrü’l-Menâr
bağlamında temel olarak şu soruların yanıtlarını aramıştır; Kur’an’da “ıslah kelimesinin
çağdaş yorumları” bağlamında Kur’an bilgisi yetkin düzeyde olup aynı zamanda
ıslah ile özdeşleşmiş şahsiyetler mevcut mudur? Kur’an ıslah ile doğrudan
(salah ve türevleri) ve dolaylı kelime ve kavramlara dair hangi ayetleri
içermektedir? Kur’an’da ne tür ıslah yöntemleri mevcuttur? Islahın genel ve
özel faydalanıcıları kimlerdir? Islahın gerçek ve görüntüde özneleri kimlerdir?
Bu sorular ışığında konuşmasını açan Kayacan, ıslah kavramını Muhammed Abduh,
Reşid Rıza ekolünde neleri kapsadığını detaylandırarak sunumuna son verdi.
Çalıştayın her üç oturumunda da sunumların akabinde başlıklar katılımcıların müzakeresine açıldı. Sunumların ışığında yapılan müzakere ve tartışmalar, kavramın köken itibariyle ve çağdaş yorumlarıyla nasıl kullanıldığı, bu kavramın günümüzdeki yerini tespiti bağlamında önemli açılımlar getirdi. Oturumların sonunda proje koordinatörü Lütfi Sunar periyodik olarak devam etmesi planlanan bu çalıştayların üçüncüsünün ne olması gerektiğini katılımcıların istişaresine sundu. Her bir çalıştayın bu alandaki tartışmaları konuların anlaşılması hususunda bir gediği kapattığının altını çizen Sunar, aynı zamanda bu müzakereler sonunda açığa çıkan eksiklerin bir sonraki çalışmanın konusu olduğunu belirtti. Çalıştay, katılımcılardan sonraki konu hakkındaki görüşleri alındıktan sonra sonlandırıldı.